SIKÇA SORULAN SORULAR

Sigara kullanımının kesin olarak diş eti hastalığına neden olduğunu gösteren çalışma bulunmamaktadır ancak diş eti hastalığı ortaya çıkan bireylerde kemik kaybını hızlandırdığı pek çok araştırma ile saptanmış bir durumdur.

Böyle bir durum kanıtlanmamıştır. Ancak bazı diş eti hastalıklarının şiddetini artırdığını gösteren çalışmalar bulunmaktadır.

Diş eti hastalıklarının, diyabet, düşük doğum ağırlığı, çeşitli akciğer hastalıkları ve kalp hastalıkları ile ilişkileri olduğunu gösteren araştırmalar mevcuttur. Oldukça fazla çalışma göstermiştir ki, özellikle şeker hastalığı olan bireylerde periodontitis oldukça sık görülmektedir.

Gargara kullanımı kesinlikle diş fırçalama ya da arayüz temizliği yerine geçememektedir. Gargara kullanımı diş fırçalama ve arayüz bakımı gibi uygulamaları destekleyici, etkinliğini artırıcı olmaktadır. Bu nedenle gargara kullanabilirsiniz ancak olmazsa olmaz kesinlikle kullanmalısınız dememiz doğru olmaz. Operasyonlar sonrasında ya da bazı hastalıklarda, tedavilerde doktorunuz tarafından önerilir ise kesinlikle bu öneriye uymalısınız.

Diş fırçalarken kullanılan fırçanın dişlerimize ve diş etlerimize uygun yapıda olması önemlidir. Çapraşık dişler ile düz formlu dişler her zaman aynı fırça ile temizlenememektedir. Ya da hassasiyet, diş eti çekilmesi ya da yirmi yaş dişlerinin farklı pozisyonlarda olduğu durumlarda kullanılabilecek bazı fırçalar bulunmaktadır. Bu fırça önerileri, diş eti doktoru tarafından belirlenerek size bildirilmelidir.

Diş eti hastalığı olan pek çok bireyde hassasiyet sıklıkla görülmektedir. Ancak tek başına diş hassasiyeti (ya da diş sızlaması) diş eti hastalığı olduğunuzu göstermez. Bunun için diş eti doktoru ile görüşmelisiniz.

Bu durum düzeltilebilmektedir. Ancak ağzı içi muayene ve röntgen ile değerlendirme gereklidir. Genellikle bir takım diş eti operasyonları ile diş eti görünmeyecek şekilde ayarlanabilmektedir. Çok ileri durumlarda bazı kamuflaj tedavileri ile durum hafifletilebilmektedir. Bu işlemler ile beraber genellikle dişlerin yüzeylerine de bazı işlemler( lamina, empress, zirkon kuronlar) yapmak gerekebilmektedir.

Küretaj ya da kök yüzeyi düzleştirilmesi işlemi, kemik kaybı olan bireylerde diş yüzeyinin temizliğini takip eden süreçte eskiden kemik olan ve artık açığa çıkmış kök yüzeylerindeki artıkları, diş taşlarını temizlemek için ve kök yüzeyindeki pürüzlülüğü gidermek için yapılan işlemlerdir.

Bu işlemler için özel el aletleri bulunmaktadır. Bu aletler ile kök yüzeyi temizlenmektedir.

Diş taşı temizliği sırasında sadece dişlerinizin yüzeyinde birikmiş olan diş taşları, plaklar ve renkleşmeler temizlendiği için dişlerinizden herhangi bir kayıp olmaz

Temizlenmeden ağzımızda kalan besin artıkları zamanla diş yüzeyine yapışır ve sertleşir. Böylece diş taşının ilk formu oluşur. Sonrasında ise bu yapı daha fazla mineralize olur (sertleşir) ve temizlenmeden ağızda kalan besin artıkları ile boyutlarını artırır. Bekledikçe hem komşulukta olduğu diş etine ve dişe zarar vermeye ve diş etinin altında doğru inmeye başlar. Diş etinin altına indikçe diş etinde neden olduğu tahriş ve bakterilerin toplanması diş etinde bir enflamasyon başlatır. Bu süreç uzarsa diş etinin hemen altında olan alveol kemiğinde yıkıma yani bir nevi kemik erimesine neden olur.

All on 4 olarak isimlendirilen sistem, tek çenede 4 implant üzerine 10-12 diş yapılarak çiğne-me, konuşma, estetik olmak üzere dişlerin tüm işlevlerini rahatlıkla yerine getirmektedir. Bu sistem her dişsiz ağıza uygulanamamaktadır. Belli şartları vardır ve bu şartlar sağlanabiliyor ise doktor tarafından karar verilmektedir. Bu sistemde operasyon sırasında yapılan ölçümler eğer uygun ise implantlar yapıldıktan son-raki 7 gün içerisinde geçici dişler yapılabilmektedir. Ve bu da bireyin hızlıca sosyal hayatına rahat devam etmesini sağlamaktadır.

Diş implantı, diş eksikliklerinin tamamlanması için kullanılan titanyum vidalara denmektedir. Yapılmasındaki birinci amaç, diş eksikliğini gidermek için boşluğun yanındaki sağlam dişlerin küçültülmemesidir. İkinci amaç hareketli protez kullanan bireyleri sabit dişlere kavuşturmak iken üçüncü amaç ise dişsiz kalan bölgede meydana gelen kemik kaybının hızını azaltmaktır.

Diş implantı uygulandıktan sonra eğer yeterli şartlar yakalanabilirse takip eden bir kaç gün içerisinde implant üzerine geçici diş yapılabilmektedir. Ancak kalıcı diş için muhakkak iyileşme dönemi geçmeli ve dokuların son şekline göre yapılmalıdır.

Günümüzde implant teknolojisi oldukça gelişti. Pek çok ileri düzeyde kemik kaybı olan bireyde implant uygulaması rahatlıkla yapabilmekteyiz. Bireyin sağlıklı olması ve eğer bir hastalığı var ise kontrol altında olması yeterlidir. Bu gibi durumlar implant yapacak doktor tarafından değerlendirilecek ve gerekli bilgi verilecektir. İleri kemik erimesi olan durumlarda ise ileri cerrahi işlemler ile kemik oluşumu için bazı uygulamalar yapılabilmekte ve sonrasında yine implant uygulanabilmektedir.

Bu gibi durumlar implantın çevresindeki yumuşak dokuda (diş etinde) bir hastalık işareti olabilmektedir. Öncelikle bir periodontolog (diş eti doktoru) ile görüşmeniz iyi olacaktır.

Uzun yıllar değiştirilmeden kalan metal porselen dişler zamanla diş etinde morarma, siyahlaşma gibi renk değişikliklerine neden olmaktadır. Bu kaplama dişlerin uzaklaştırılması, bireyin bazen geçici dişlerle bir süre taklip edilmesi ve sonrasında gerekli ise diş eti doktorunun diş eti operasyonu ile durumu düzeltmesi gerekebilir. Eğer protezin çıkarılması sonrasında durum kendiliğinden geçer ise yeni dişler hemen yapılmaya başlanabilir.

Diş eti hastalığı olan bireylere, elbette zirkonyum kaplama yapılabilir. Zirkonyum materyali, bir altyapı materyalidir ve diş eti hastalığı olması vu materyali kullanmaya engel değildir. Hatta estetik bölgede metal alt yapılı porselen dişlere göre daha uyumlu dişler yapabilmek mümkün olabilmektedir. Zirkonyum üzerinde renklendirme de yapılabildiği için kayıp dokuları taklit etmek için daha rahat kullanabiliyoruz.

Zirkonyum materyali bir alt yapı materyalidir ve esasında bir metaldir. Ve bu alt yapı materyali üzerine porselen yapılmaktadır. İç kısmı gri görünen metaller ise nikel, krom, kobalt vb içerik-lidirler ve renkleri nedeniyle üzerine porselen konsa da daha mat görünüm vermektedirler. Zirkonyum ve diğer metal alt yapılı porselen kaplama dişler arasındaki fark budur. Sağlık açı-sından bilimsel olarak bir fark bulunmamaktadır.

Zirkonyum alt yapıların üretim şekli nedeniyle maliyetleri daha yüksek olmaktadır. Ancak gü-nümüzde zirkonyum blok üreten firmaların sayılarının artması, laboratuarda üretim teknikleri-nin kolaylaşması ve yaygınlaşması ile fiyatlar giderek azalmıştır.

Zirkonyum kaplama dişler ile diğer metal alt yapılı dişlerin yapılma seansları arasında farklılık-lar bulunmamaktadır. Benzer sayıda seanslar ile yapılmaktadır. Hangi materyalden yapılırsa yapılsın kısa sürede bitirmek mümkündür ancak aradaki prova seanslarını azaltmak gereke-bilmektedir. Bu da hata oranının yükselmesine neden olduğu için mümkün olduğunca tüm provaların yapılması hekim, hasta ve laboratuvar için daha öngörülebilir sonuçlar vermektedir.

Kesinlikle yapılabilir. Zirkonyum materyali, bir alt yapı materyalidir ve tüm bölgelerde kullanı-labilmektedir. Ancak eğer ön bölge dişlerdeki implant üzerine zirkonyum kaplama yapılacak ise genellikle zirkonyum abutment üzerine yapılması fark yaratmaktadır.

Zirkonyum materyalinden üretilen implantlar vardır fakat her firmada üretilmemektedir. Üreten firmalar genellikle titanyum implantlara göre çok daha az sayıda üretmektedirler.

İşlemler sırasında lokal anestezi yapıldığı için herhangi bir ağrı duymazsınız. Bazı işlemler sonucunda geçici olarak sızlamalar olabilir. Bu sızlamaların sebebi ise diş eti çekilmelerine bağlı olarak meydana çıkan kök yüzeylerindeki diş taşlarının kaldırılmasıdır

Genellikle 4,6 ya da 12 ayda bir kontrollere çağırılırsınız fakat doktorunuz sizin durumunuza göre farklı bir kontrol muayenesi takvimi önerebilir.

Periodontoloji, dişleri ve implantları çevreleyen yumuşak ve sert dokuların hastalıkları ve bunların tedavisi ile ilgilenen bir dişhekimliği dalıdır. Periodontoloji, dişin çevre dokularının bilimi anlamına gelmektedir. Bu çevre dokular şunlardır; -Dişin kök kısmının en dış tabakasını oluşturan Sement

-Dişin kök kısmının etrafını oluşturan kemik dokusu

-Dişin kök kısmı ile kemik arasında bağlantı görevi gören lif grubu.